4 Kasım 2016 Cuma

YENİLGİLERDEN BESLENEN BAŞARI HİKÂYELERİ



                İş yaşamı, kişisel yaşam, benlik saygısı ve yaşam kalitesi aslında birbirleriyle oldukça ilişkilidir. İnsanlar, yaşamları boyunca bunlardan bir ya da birkaçında mutlaka sorunlarla karşılaşır. Mevcut başarısızlıklara ve yenilgilere karşı zihin, savunma mekanizması geliştirir. Bazılarının bu yolda erken pes etmeyi seçmesi bazılarınınsa direnç göstermesi bu anlamdaki farklılıktan kaynaklanır. Herkesçe tanınan ve başarısızlığı kabullenmeyerek dünya çapında ün kazanmış kişilerin hayatlarına kısaca bakacak olursak sağlam savunma mekanizmalarının en somut örneklerini görmüş oluruz.


1-) BİLL GATES


  Tahminen Traf-O-Data isimli cihazı hiçbirimizi duymamışızdır. Bu cihaz, trafik kasetlerini inceleyerek verimli bilgilere dönüştürüyor. Bill Gates ve arkadaşı Paul Allen, bu cihazı ülkelere satmaya çalışıyordu ama bir sorun vardı: Traf-O-Data hiç çalışmıyordu. Allen sonraki yıllarda ” Traf-O-Data çok ses getirmese de Microsoft‘un ilk ürünlerini birkaç yıl içerisinde çıkarmamızda çok büyük payı oldu” diyecekti. Şu anda Microsoft dünyanın en büyük bilgisayar şirketleri arasında. Ayrıca Gates de 81 milyar dolarla dünyanın en zengin insanlarından biri. Bill Gates ayrıca yardım faaliyetlerinde bulunuyor.


2-)STEVE JOBS


    1983 yılında şirketini büyütmek isteyen Jobs, o zaman Pepsi‘nin CEO’su olan John Scully’i “Ömrünün sonuna kadar sadece şekerli su mu satmak istiyorsun, yoksa dünyayı mı değiştirmek istiyorsun?” sözleriyle ikna ederek, Apple’ın yeni CEO’su haline getiriyor. Aynı sene Apple teknolojik olarak gelişmiş, fakat ticari olarak başarısız olan Apple Lisa‘yı piyasaya sunuyor fakat bu ürün teknoloji severleri hayal kırıklığına uğratıyor. Ancak Jobs pes etmeyerek ve NeXT isimli yeni bir firma kuruyor. Yıllar içinde azminden hiçbir şey kaybetmeyen Jobs, hayatını bir başarı hikâyesine çevirerek Apple’ı hepimizin bildiği bugünkü haline getiriyor.



3-)STEPHEN KING

   Korku dünyasının en büyük yazarlarından olan Stephen King, önceleri yalnızca kısa hikâyeler yazan bir İngilizce Öğretmeni imiş. İlk romanı Carrie için 2.500 dolarlık (5.170 TL) avansı kabul eden King,30 kere reddedildikten sonra kitabı yazmaktan vazgeçmiş!! Eşinin de desteğiyle kitabı yazmayı bitiren King, yüzlerce kitabın arasından sıyrılarak çok okunan bir yazar haline gelmiş. Carrie, bugün iki kere filme uyarlanmış ve Stephen King’in en başarılı yapıtları arasında sayılan, 350 milyon kopyası olan bir roman.



4-) OPRAH WINFREY

     Oprah Winfrey, ABD televizyon tarihinin en çok izlenen talk show programlarından birisi olan ve kendi adıyla anılan The Oprah Winfrey Show‘un sunucusu. Televizyon dünyasındaki başarısını film sektöründe de göstermek isteyen Oprah Winfrey, Toni Morrison’ın aynı isimli romanından uyarlanmış olan “Beloved” filminde başrol oynamış ancak film daha ilk haftasından başarısızlığa uğramış. Bu başarısızlık sonrası Winfrey depresyona sürüklenmiş. Fakat Oprah Winfrey bu durumdan ders çıkartarak, “Bu başarısızlık bana yapacağım her şeyi yapmayı ve sonra bütün beklentilerimden kurtulmayı öğretti” diyerek yoluna devam etmiş. Birkaç yıl kayıt ve televizyon işlerinde yer aldıktan sonra film sektörünü tekrar denemeye karar veren Winfrey, 2013 yılında “The Butler” adlı filmde rol aldı. Bu başarılı film BAFTA olmak üzere pek çok prestijli ödül kazandı ve pek çoğuna da aday olarak gösterildi.




5-) ADRIANA HUFFINGTON

     Arianna Huffington, The Huffington Post‘un kurucusu. Fakat aynı zamanda Cambridge Birleşmiş Münazara Topluluğunun ilk yabancı kadın başkanı. Huffington, çok satılanlar arasında yer alan “The Female Woman” adlı romanını 23 yaşında yayınladı. Amerikan siyasetinde de yeri olan bu başarılı kadın, geçmişte pek çok başarısızlık yaşadı. Örneğin ilk kitabının başarısına rağmen, ikinci kitabı 36 kere reddedilmiş. Daha sonra 2003 yılında girdiği seçimde, oyların sadece %0.55’ini alabildi. Başarısızlıklarına pozitif yaklaşan Huffington, bu konuda onu eğiten annesine teşekkür ediyor. Azimli olduktan sonra her hâlükârda başarılı olunabileceğine inanıyor.


Share:

0 yorum:

Yorum Gönder